4 saat önce
Gaziantep FK’nın son haftalardaki en parlayan yıldızlarından biri kuşkusuz Mustafa Burak Bozan… Kalede her geçen gün biraz daha büyüyor, adeta devleşiyor. Göztepe karşısında gösterdiği performans, hem skora hem de takıma yaptığı katkı açısından tam anlamıyla maçın kaderini değiştiren türdendi. Penaltı kurtarışıyla takımını oyunda tutarken, Halil Dervişoğlu’nun attığı golde yaptığı asistle de maça damga vurdu. Sadece bu kadar mı? Göztepe’nin sert şutlarında yine baraj gibi durdu, duvar gibi örüldü.
Ancak Mustafa’nın asıl büyüklüğü sadece sahada değil, saha dışında da kendini gösteriyor. Günümüz futbol dünyasında milyon dolarlar kazanan oyuncular arasında nadir rastlanan bir örneklik sergileyerek, Lösev ve Mehmetçik Vakfı’na üç maaşını bağışladı. Genç yaşında böyle bir duyarlılık, hem insanlık adına umut verici hem de profesyonellik adına örnek teşkil edecek nitelikte. İşte bu yüzden Mustafa Burak Bozan sadece bir kaleci değil, bu ülkenin gurur duyabileceği bir sporcu kimliği taşıyor.
Maça dönecek olursak, Gaziantep FK, Göztepe karşısında sahaya tam anlamıyla bir takım ruhuyla çıktı. Her oyuncu görevini eksiksiz yerine getirmeye çalıştı. Kolektif oyun anlayışı, hem hücumda hem savunmada kendini hissettirdi. Yedek oyuncular bile sorumluluk bilinciyle maça adapte olmuştu. Hem oynayan hem mücadele eden hem de gol bulan bir takım izledik. Ancak futbolda bazen şans faktörü tüm doğruların önüne geçebiliyor.
Gaziantep FK, maç boyunca üstün oynadı, pozisyonlara girdi, rakibe alan bırakmadı. Ama son dakikada gelen o gol… Gerçekten de “olacak şey değil” dedirten türdendi. Üç puanı hak eden taraf Gaziantep’ti ama sahadan sadece bir puanla ayrılmak zorunda kaldı.
Şimdi soruyorum! Bir puana mı sevinelim, yoksa kaçan iki puana mı üzülelim? Belki de bu sorunun yanıtı Mustafa Burak Bozan’ın attığı adımlarda gizli. Sahada ve saha dışında gösterdiği olgunluk, kayıplara değil kazanımlara odaklanmamız gerektiğini fısıldıyor. Çünkü bu takım mücadele ediyor, büyüyor ve geleceğe umut saçıyor…