3 saat önce
Gaziantep Futbol Kulübü Teknik Direktörü Burak Yılmaz, zorlu Antalyaspor maçı öncesi çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte Burak Yılmaz ve söyledikleri; "Oyuncularımızın değerini almalarını istiyorum. Oyuncularımızın alkışlanmasını istiyorum. Bu nasılki futbolda kötü gittiğiniz zaman yerme varsa övgüde var. Oyuncularımın dolu tribünler önünde oynamasını. Futbolcularım kendini sonuçla değil kendini bir star gibi hissetmelerini istiyorum. O yüzden bu hafta inşallah taraftarımız gelirlerse çok mutlu olacağız. Benim tek istediğim oyuncularımın ful tribünlere ısınmaya çıkmaları. Biz bunu çok istiyoruz. Şehrimizde çok sağduyulu davranıyor. Başkanımızın biletleri 27 TL yapmasıda hoş birşey oldu. Şehir olarak kenetlendi. İnşallah tribünler dolu olursa, sonuçta olursa çok mutlu olacağız. Bu tek maçlık olmamalı. Bazı hedefler üzerinde gitmek istiyorsak biz gerçekçi hedefler üzerinde duruyoruz her zaman ben şehrimizin bu hedeflere katılmasını istiyorum her zaman.
PUAN KAYIPLARINA ÇOK ÜZÜLDÜM
Trabzon ve Samsun maçları kazanabileceğimiz maçlardı. Ben o puan kayıplarınada çok üzüldüm. Kredi yaratmalısın kendine. Bunu her zaman oyuncularıma söylüyorum. Ama hiç önemli değil. Doğru yoldayız hep birlikte çok çalışıyoruz. Bazen farklı düşünceler oluyor ama sonuçta doğru yerde buluşup doğru kararı verebiliyoruz.
HER MAÇ RAKİBE ÖZGÜ ANALİZLER YAPIYORUZ
Duran toplar futbolda %33 zaman zaman %38’e çıkıyor başarı istatistiği. Bizde çok çalışıyoruz. Duran toplar futbolun en önemli parçası. Bizde çok çalışıyoruz. Rakibin zaafına, dezavantajlarına göre yaptığımız bir organizasyon %58’lik bir başarı oranımız var Galatasaray ile birlikte. Trabzonspor ile birlikte 6’şar gol atmışız. Bunun için çok çalışıyoruz. Rakibi çok analiz yapıyoruz. Duran toplardan sorumlu hocalarım çok kafa yoruyorlar. Onlarada çok teşekkür ediyorum. Bunu yapmış olmak için yapmıyoruz. Yapmadığımız maçta var. Çünkü rakibin bir zaafı yoktu bu konuda. Her maç rakibe özgü analizler yapıp duran top organizasyonu yapıyoruz. Böylede devam etmek istiyoruz.
HER HAFTA STRATEJİLERİMİZ DEĞİŞİYOR
Felsefeme baktığınız zaman kesinlikle minimum %51 topa sahip olan, cesurca bire bir baskı yapan bunu hemen 6 maçın altısında da gösterdik. Ama hafta hafta stratejilerimiz değişiyor tabi. A, B, C planlarımız var rakibe özgü.
BURAK YILMAZ’IN OYUN FELSEFESİ
Benim teknik direktörlüğümde analizin çok büyük bir önemi var. Analizin ne kadar önemli olduğunu aslında teknik direktör olduktan sonrada anladım. Felsefemiz kesinlikle topa sahip olan, oyunlu kazanan bir takım olarak görünmek istiyoruz. Oyunu kazanmakta önde bire bir agresif baskı yaparak, bunu kazanıp tekrardan topu alıp oyuncularımızada oyun içinde özgüven kazandırmak istiyoruz. Çünkü çok yetenekli ayaklarımız var. O yetenekli ayaklarda top ne kadar fazla kalırsa onların özgüveni dahada yükseliyor. Ve en önemli şeyde top onlarda olduğu zaman çok daha az koşup, çok daha az efor sarfetmeleri ön plana çıkıyor.
Bende kendimi geliştiriyorum. Ekip olarak kendimizi geliştiriyoruz. Ben ilk teknik direktörlüğe başladığım Kayseri ile şu an arasında çok fark var. Aslında planlarım, niyetim, stratejim zamanki ile aynıydı. Bende kendimi geliştiriyorum bunun farkındayım. 2 sene önce futbolu bıraktım. Yani iki sene önce karşı taraftaydım, şimdi bu taraftayım. Oyuncularımın bakışından gülüşünden, üzüntüsünden aslında neyi istediğini, neyi istemediğini anlayabildiğimi düşünüyorum. Hatta genç teknik direktörlerin avantajının bu olduğunu düşünüyorum. Oyuncularımada güzel sözlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Önemli olan onların frekanslarını yakalamak. Zaman zaman sert oluyoruz, genelde tartışıyoruz, kavga ediyoruz, sarılıyoruz ama sonucunda tabiki anlaşamadığımız yerlerde oluyor bunların hepsi Gaziantep FK’nın faydasına oluyor. Sonuçta anlaşarakta, anlaşmazlıklardanda bir başarı ortaya çıkıyor. Dediğim gibi iletişim konusunda iki sene önceki Burak Yılmaz değilim zamanla kendini dahada geliştirmeye çalışıyorum.
BİZİM LİDERİMİZ MAXİM
Bizim liderimiz Maxim. Benden önceki hocalarımızın lideride belki Maxim’dir. Yaklaşık 5-6 senedir burada ve harika bir futbolcu, harika bir karakter, kaptan. Performansıda çok arttı. Ofansif aksiyonlarda gördüğünüz üzere hepsinde hemen hemen ilk 3’te. Maxim benim ve ekibimin eli ayağı, gözü. Tabiki bazı oyuncuların farklılıkları olacaktır, Maxim’de bu oyunculardan bir tanesi. Maxim’in en güzel özelliği bu farklılıkları suistimal etmeyecek bir futbol adamı. O yüzden hepinizin önünde kendisine teşekkür ederim. Takımımıza kattıklarından dolayıda teşekkür etmeliyim. Maxim açıkçası çok saygı duyulası bir oyuncu.
GENÇ OYUNCULARLA ALAKALI DÜŞÜNCESİ
Genç oyuncuları oynatırken duygusal olarak bakmadan kararlarımı vermeye çalışıyorum. Onların saha dışında ihtiyaçları olduğu zaman herşeyiyle ilgilenmek zorundayım. Benim biraz milliyetçiliğim fazladır ama karar alırken kesinlikle duygusal davranmıyorum. Eğer hazır olduğunu gördüğüm bir oyuncum olursa mutlaka şans vermek isterim. Bunun içinde açıkcası çok arayışta olurum, oyuncularımı hazır görmekte istiyorum ama herseyini dikkat ederek oynatmış olmak için değil genç oyuncuyu erken oynatırsak kesinlikle daha başlamadan kaybedeceğimiz senaryoları geçmişte çok gördük. O yüzden teknik, taktik, fizik, mental, aile, sosyal hepsine bakaraktan oyuncunun o düzeyi kaldırabilir yada kaldıramayacağını görerek önünü açmak daha doğru olacaktır.
2 SENE ÖNCEKİ BURAK DEĞİLİM
Futbolculuk ve teknik direktörlük arasındaki farktan bahseden Burak Yılmaz :” Teknik direktörlük bambaşka birşey. Bütün şehrin, takımın sorumluluğunu almak, İyi oyun, kötü oyun, galibiyet, mağlubiyet bunların bedelini ödemek var. Oyunculuktan teknik direktörlüğe geçerken zorlandığım anlar oldu. Ama bunuda yaşayarak hem zaman zaman hata yaparak dediğim gibi bende 2 sene önceki Burak değilim. Bu dönemi en az hasarla atlatmaya çalıştım ama hasar aldığım dönemlerde oldu. “ şeklinde konuştu.